5 Nisan 2012 Perşembe

PANORAMA



TÜRKİYE'DE NELER EKSİK

 *Kayıt
*Sessizlik
*Organizasyon
*Gösterilen değil, içten içe yaşanan bireysel ahlak
*Kendini sevme duygusu
*Ortalarda görünmeyen para sahipleri
*Meyütik (interaktif) biçimde dinleyen insan
*Sessiz kalmış kaliteli kişiyi yakalayacak sistem
*Öfkenin, üzüntünün ve sevincin ötesini görmüş insan
*Yalnız insan
*"Şahane", "çok güzel", "inanılmaz",  tanımlamalarına yaşamında birden fazla başvurmamış insan
*Bilimsel taviz vermeden, bilimden para kazanmayı bilen bilimadamı
*Dindar, aynı zamanda zarif kadın
*Dekolte giyim içinde soyluluğunu koruyan kadın
*Yaptığı kaçamağı içine sindiremeyip eşinden ayrılabilen evliler
*Göstermeye gerek duymadığı bir gücü olan erkek
*Çekici kadını yüzünden değil sırtından tanıyan erkekler
*Eşzamanlı cinsel orgazm
*Ölümü kabul edebilecek yaşlı
*Uyuşturucuyu yalnızca denemekle kalmış gençler
*Şemsiye ile yürümeye uygun kaldırımı olan sokak
*Şemsiye, kemer ve şapka kullanmayı ve asmayı bilen insan
*Silinmiş değil, olduğundan fazla görünen azınlık
*Nitelikli Çingeneler
*İnsan elinin yaptığı ürünü satan ticarethaneler
*Para uğruna becerisini terk etmeyen insan.
*Yeni bir Nejat Eczacıbaşı; daha "gerçekçi" Çetin Altan; iki tane Hayrettin Karaca; üç tane Çelik Gülersoy; Gaziantep'te lokanta artıklarıyla 40 aile besleyen hayırsever gibi kırk bin daha isimsiz fakat organize hayır isteklisi kişi.
*Şehir derelerinde çınar, tarlalarda eski armut ağaçları
*Sülale boyu iyi uşaklar
*Başka TRT-2'ler
*Kendini saklamayı bilen, yormayan, üstüne üstüne gelmeden anlatabilen radyocular, televizyoncular
*Lüks arabaya ceket ve saç savurmadan binecek yeni zenginler
*Boşanmış kadınlarla evlenecek genç erkekler
*İyi psikiyatrist
*Açıklanmayıp yaşanan kişisel filozofi
*Bisikletli insan
*"Doyabilen" insan
*Kaldırım kültürü olan evsizler.
*"Kasaba kültürlü" ve teşrifatçı nitelikli değil, bilim ve insan kültürlü politikacı, idareci, bürokrat ve başhekimler.
*Tabut arkasında bağıran değil, süzgün kalan üzgünler
*Siyaset psikologları
*Çamurun ve betonun olmadığı yürünebilecek güzel bir toprak
*Kütüphane
*Biraz daha, eski Bursa ve İzmir Ailesi
 *Heykel
*İfade edebilen insan
*"Çaykovski" ya da "Minür Nurettin Selçuk" koleksiyonu için her zaman birkaç bin dolar harcamaya hazır tutkunlar.
*Gönüllüler
*Çılgın olmayan, intihar etmeyen, kimsenin bilmediği sessiz aşıklar
*Sapkın ya da abartılı cinselliği nedeniyle değil, mesleki yeteneğiyle popüler olan şarkıcı, sinemacı, fotoğrafçı, modacı...
*Toprak ve ağaçla uğraşmaktan köylülere benzeyip gitmiş ziraat ve orman mühendisleri
*Ajanda kullanan, saate uyan ve doğru Türkçe kullanan insan
*Yalnızca Edip Akbayram'da kalmış hüzünlü soyluluk

EKLER
*Çoğu yok eden değil, azı çoğaltan insan
*Kendi kendine öksürürken bile özür dileyecek vatandaş
*Fiyatı önce şişirip, sonra da pazarlıkla indirip, alıcıyı aptal yerine koyan satıcılardan arınmış ticarethaneler.
*Ön sırasını önceden kimseye rezerve etmeyen toplantılar.
*Türkiye'deki bütün "konferans"larda, Dünyadaki her soruna "çare bulduğunu" kükreyen değil, uluslararası bir toplantıda tek bir konuda dişe dokunur bir öneri sunabilen entellektüeller.
*İngilizce bilmediğini söyleyebilen öğretim üyeleri
*Yabancılarla tanışıklığını, Türkiye'de kendine sükse katmak için kullanmayanlar
*Çok çok iyi yapılan herhangi bir meslek
*Ekmek yemeyen ev kadını
*Sadece günaydın deyip geçebilen ve arkasını getirmeyen sabah insanları
*Statüsündeki yükselmeden sonra, göbeklenmeyen yöneticiler
*Her biri farklı bir konuda protesto pankartı taşıyan ev pencereleri
*Toplumsal düzene ve varlıklara, kendini yok edercesine sahip çıkan obsesif hastalar.
*Bir şeyi yenisinden de iyi yapan çok iyi tamirciler.
*Fiziksel çirkinliğini örtmeye değil, ortaya sürmeye çalışan gerçek insanlar



Kaynak: Tahir M.Ceylan Cumhuriyet Bilim Teknik / Aylak Bilgi

12 yorum:

Adsız dedi ki...

geriye kim kaldı ki?

Hektor dedi ki...

Buraya yazılmayanlar.

Adsız dedi ki...

eksik olan ne biliyor musun?

insan!
eksik insan...ne zaman ki insan oluruz,işte o zaman...

Adsız dedi ki...

Niye ekmek yemeyen ev kadını?
ekmek yiyen sadece ev kadını mı?

sen gel ben sana göstereyim çalışarak, masa başında ekmek götürenleri.

madde madde itirazım olacak hakim bey...

Adsız dedi ki...

Sadece günaydın deyip geçebilen ve arkasını getirmeyen sabah insanları

günaydının arkasını getirirsem eğer, o da benim arkamdan gelir de ondan!

eksiğiz diyorum ya...

Hektor dedi ki...

İtirazlarını yaz öyleyse kızım:))

dayatmalarda kayboluş dedi ki...

olacak bir gün değil mi? sakın hayır deme bana da ne yazarsan yaz..

gokciii dedi ki...

"sapkın cinsellik" gibi sıfat tamlamaları kullanılmayan bir ülke de olsak mesela. en aydın insanın bile içine işlemiş toplumsal cinsiyet kalıp yargılarından zihnini özgürleştirerek kurtaran insanların eksikliğini çekiyorum ben mesela. bu amca güzel güzel yazmış sonra "sapkın ve abartılı cinsellik" gibi bir kalıbı cümle içinde kullanmış. o zaman benim kendisine saygı duymam imkansız. bir sanatçıyı sanat eserleri yerine cinsel yönelimiyle görmeyi tercih eden insanlara suç bulmak yerine adamların cinselliğine sapkın demek olacak şey değil.

Adsız dedi ki...

Hâkim bey cvp vermemiş ki!!!

Hektor dedi ki...

Hâkim bey itirazlarını bekliyor, yaz kızım;

Müdahil Nar-ı Can'ın itirazları aşağıda sıralanmıştır:
...
....
.....
......
.......

Hektor dedi ki...

DY;

Bütün bunlara dünyanın herhangi bir yerinde ulaşılmış ise, bizim için de ulaşılması muhtemeldir.

Hektor dedi ki...

Sapkın cinsellik diye bir şey vardır. Bu, cinsel yönelimle ilgili değildir. Yazarın bunu, cinsel tercih anlamında kullandığını sanmıyorum. Tamamen ahlâki olandan bağımsız bir biçimi belirttiğinden eminim.
Yazarın eksik diye vurguladığı olgu, bir tarafı diğer taraftan ayrı tutan bir yaklaşımla yapılmamıştır. O bir tespit ve temennidir. Meslek grubundakilerin adam olduklarını da söylememiştir. Onların adam olduklarını iddia etmek, o meslekleri sadece adamlar yapıyor demek olur.

Abartılı cinselliğe gelince;
Nelly Kaplan'ın 'Un fait d'hiver' adlı öyküsünü okumanı öneririm. Öyküdeki kadın, erkeğini bacaklarına giydiği ipeksi siyah çoraplarıyla boğar. Onu her zaman heyecanlandıran bacaklarıyla. Nedeni de, erkeğinin sevişeceği sırada çoraplarını çıkarmamasının kendisini sinirlendirmesidir.