17 Eylül 2012 Pazartesi

RÜYAMDA 17 EYLÜL

          
          Rüyanın tümünü hatırlayamıyorum. Hatırladığım bölümünde, herkes ellerinde ya üzeri mikroçipli içki bardakları ya da sadece bir mikroçip ile bir gece kulübünden içeri girmek için sırada bekliyorlar. Bekleyenlerin yanına yaklaşıyorum ve neden ellerinde bardaklarıyla girmek istediklerini ve bu mikroçiplerin ne olduklarını soruyorum. Sıradakileren biri; "bu çipli bardakların kişiye özel olduğunu, herkesin içme kapasitesine göre belirlendiğini 'isitiap haddi' gibi belli bir sınırı olduğunu ve bir günde ne kadar içki içeceğinin bu çip sayesinde okunduğunu ve kendisine tanınan istihkaktan  fazla içiki verilemeyeceğini belirliyor. İsteyen üzeri çipli özel bardağıyla geliyor, isteyen sadece çipini getirip herhangi bir bardağa yapıştırarak içkisini alabiliyor". Peki "ertesi gün" dedim. "Kendine tanınan miktardan en son içkisini aldıktan 12 saat sonra yeni hakkına başlayabilir" dedi. Peki, ben nereden alabilirim diye soruyorum. Yaşamınızda ilk içkinizi içtiğiniz yerden bir sertifika getirip bunu 'İçki İçenler Derneğine' onaylattıktan sonra, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alabilirsin diyor. Ben de ilk içki içtiğim yer olan K.....' da, hâlâ var olan B...... M....' in sezon dışı boş havuzunun yolunu tutuyorum. 

14 Eylül 2012 Cuma

DEYİŞ



Beynin özgürleşmesinden, onun kafatasından çıkıp gitmek olduğunu anlayanlar; boş kafataslarınızı saksı yapın.

DERNEKLERİ KARIŞTIRMIŞ

         
 "Kadın vali, kaymakam olmamalı. Yumruğunu vurduğu zaman ses getirmeli. Üniversitede profesör olmuş, güzel bir yere gelmiş. Hiçbir işe yaramıyor. Sadece o masanın kadını. Bu tür kadınların da ayıklanması lazım. Böyle dayı-yeğen işi yapılmamalı. Kadın vali olmamalı, kaymakam da olmamalı. Gecenin bir saatinde bir ot yangını olduğu zaman atına binip gidebilmeli. Kadın naziktir, narindir, dugusaldır. Emir verebİlmeli. Yumruğunu vurduğu zaman ses getirmeli. Onun için Milli Eğitim Müdürü, İş-Kur Müdürü kadın olmamalı."

           Yukarıdaki sözler, Kadın İstihdamının  Desteklenmesi Operasyonu Hibe Programı kapsamında düzenlenen "Çalışma hayatında toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesi" konulu konferansta söz alan (şimdi sıkı durun)  Erzurum Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Zekiye Çomaklı'ya ait.





Haber: Cumhuriyet, 14 Eylül 2012, Cuma.

6 Eylül 2012 Perşembe

REKLAM METNİ

         
          Çok ünlü ve sinemada fenomen olmuş bir oyuncumuzun oynadığı reklam filmine yazılan metne göre, aynen şöyle diyor oynadığı reklam filminde ünlü oyuncumuz: 'Hani arabanızı kaza yapmadan önce sigortalarsınız ya...!'
         Benim bundan çıkardığım anlama göre; yola çıkmadan önce bir falcıya uğrayacak ve bakla falımıza  baktıracak ve bu şekilde arabamızın kaza yapıp yapmayacağını öğreneceğiz  (tabii ki, bu durumda arabamız bizden habersiz kendi başına garajdan çıkacak ve trafiğe girerek herhangi bir kazaya karışacak anlamını es geçiyorum)  ve yola çıkmadan önce de sigorta acentesine uğrayarak kaza sigortasını yaptırdıktan sonra karşıdan gelene ve yolda olabilecek herhangi bir tersliğe karşı ya da kendi kendimize 'HADİ ARTIK KAZA YAPABİLİRSİN, ÇÜNKÜ SİGORTALANDIN' diyecek ve kaza yapacağız. "Aman ne olur bana çarpma, ben bir sigorta yaptırıp geleyim  de öyle çarparsın" demek kadar gülünç ne olabilir.
         Bunun başka ve çok daha vahim anlamlarından biri de, kişilerin kaza yaptıktan ve maddi ya da ölümlü bir olaya sebep olduktan sonra sigorta yaptırabileceğini akla getirmesidir. Sanki kaza yaptıktan sonra sigorta yaptırılabilirmiş gibi, "kaza yapmadan önce" tabirini kullanmak iki kere yapılmış bir dil yanlışıdır. Anlatım bozukluğunu ve ifade yanlışlarını, telaffuzları, vurguları görmeye ve duymaya alışık olduğumuz spikerler ve maç anlatıcılarının yaptıkları hatalar, o an duruma göre ve canlı yayınlarda olduğu için insan bu reklam filmine bakarak hiç de affedilmemesi gereken o hatalara karşı hoşgörülü olabiliyor.
        İlgili reklam filmine o metni kim yazdı, düzeltmenliğini kim yaptı, kim onayladı bilmiyorum. Reklamı yapılan ürünün sahibi firma böyle bir yanlışa nasıl göz yumdu. Üzerinde günlerce çalışılarak ve kafa yorarak yazılan reklam metninde, hem de ünlü bir sinema oyuncusuna bu yanlış ifadeyi söyletmek için gerçekten ayrı bir tahsile ihtiyaç vardır. Yani bilinen bir özdeyişle "bu kadar yanlış ancak tahsil ile mümkündür".


Not: 1- Doğru metin bana göre: "Hani arabanızı olası kazalara karşı nasıl sigortalıyorsanız..." şeklinde olabilirdi.
Bunu anlatmanın daha başka bir ifade şekli de olabilir. Lütfen yazarsanız sevinirim.
        2- Ölümlerin ve kazaların ardı arkasının kesilmediği şu günlerde, olanları unutmadan, sorumluluk bilincini  yitirmeden,  üzüntülerimizi hafifletmek ve biraz kafa dağıtmak için...
        3- Dil yanlışlarının ve kavran kargaşasının, olaylar sonrası yapılan ayaküstü açıklamalarda da devam ediyor olması insanı bir kat daha üzüyor.

3 Eylül 2012 Pazartesi

KAPANMAYAN EDEBİYAT SAYFASI


Kamyon arkası yazılar, kamyoncuların twitter hesabıdır.



Not: 1 Temmuzda yürürlüğe giren Türk Ticaret Kanununa göre kamyon arkası yazılar yasaklandı.