31 Aralık 2014 Çarşamba

NELER OLDU?

Emekçi için kara yıl oldu. Soma'da Ermenek'de büyük madenci kayıpları verildi. Başbakanlık müşaviri, Jandarma gözetiminde protestocuyu tekmeledi. Recep Amca'nın yırtık "ankara lastiği" Ermenek faciasının sembolü oldu. Dayıbaşıları işçilere ödenen ücretlerin yarısını aldı. Rüşvetin adı, usulsüz hediye oldu. Bir yıl içinde 20 kaza olan asansörde 10 işçi bir kazada hayatını kaybetti. Kırılan Gül'ün eşi intifada başlatacağını söyledi. Eğitimde türban 10 yaşa kadar indi. Berkin terörist ilan edildi. Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi. Trafik kazlarında yüzlerce insanımız öldü. Musul'da rehin alındık. 6000 zeytin ağacı bir gecede kesildi. İşsizlik arttı. Dolar fırladı. Çatı çöktü. Enflasyon tavan yaptı. İktidar cemaat savaşı başladı. Süleyman Seba öldü. Sanata sansür aldı gitti. Türkçe felsefe yapılamaz dendi. El konulan paralar faiziyle geri ödendi. Balyoz ve Ergenekon davalarında tüm tutuklu sanıklar tahliye edildi. Otelcilik ve Turizm Meslek Liselerinden "Alkollü içki ve kokteyl hazırlama" dersi kaldırıldı. 600 yıllık "Saray esperanto'sunun" zorunlu ders olarak okutulması kararı alındı. çArşı darbecilik suçlamasıyla karşı karşıya geldi. Çözüm süreci devam etti. 1150(!) odalı Saray yapıldı. Kredi notumuz negatif düzeyine düşürüldü. Büyüme küçüldü(!). Stadlar seyircisiz kaldı. Kracaoğlan'ın eli kesildi. Bir iki gün sonra Elif'in de sol eli kesildi... Bütün bunlar 2014 yılında Türkiye'de oldu.

*Notlar gazete başlıklarından ve basında çıkan haberlerden alınmıştır. 


3 yorum:

Joujou dedi ki...

Düşününce aklıma bir tane bile iyi haberin gelmemesi ne acı... Beni yönetenlerden utanç duymak ne acı...

Hektor dedi ki...

İyi haberler olsa da (ki çok az, onlar da kötülerin arasında kayboluyor sevgili Joujou. Sanki belleğimizin iyi haberleri unutup, kötü olanları anımsadığı bir dünyada yaşıyor gibiyiz.

Joujou dedi ki...

Arada iyi birşeyler de oluyor mu gerçekten? Ben malum kişiyi görmemek için haber seyretmiyorum. Sesi evimde yankılanıp, evimin huzurunu bozsun, kirletsin istemiyorum. Bitmeyen bir lanete uğramış gibiyiz Hektor. :(