30 Mayıs 2012 Çarşamba
BEKLERKEN
28 Mayıs 2012 Pazartesi
KENDİMDEN ALINTILAR 4
Kendini bilen hiçbir erkek, kendi kendisini "kaçırılmaması gereken bir adam"
olarak nitelendirmez. Sırf bu yüzden kaçırılmayı hak etmiştir zaten. Bu sözüyle
ahlâki ve insani açıdan yapmaması gerekeni yapmış, söylediği nitelik olarak doğru olsa bile kendi
gerçeğine tecavüz etmiştir.
Çoğunluğun düşündüğü gibi düşenmemek, yanlış düşünmek midir?
İçindeki cevherin varlığından haberin olsun. Sende olanı farket.
Bulunduğunuz yerde esans olarak tiner kullanılıyorsa, sigara yakmamalısınız.
Hayat her zaman dört yol ağzında seçime zorlanmaktır, kendi yolundan gidersen, kazandığın da kaybettiğin de senin olur.
Henüz ana rahmindeyken, dünyaya geldiğinde yaşayacağın acıları ve hayal kırıklıklarını söylecek olsalardı orada kalmayı ve güvende olmayı seçerdin. Eğer, sadece yaşayacağın mutlulukları ve başaracaklarını söyleselerdi, bir an önce doğmak isterdin.
Kendini diğer insanların seni sevdiğinden daha çok sev, kendi üzerinde denediğin bu sevgi diğer insanları da kendinden çok sevmeni sağlayacaktır.
Ara sıra balık tezgâhındaki balıkları seyredin, kitap raflarındaki kitapları inceleyin.
İnsanın en rahat olduğu yaşlar, zengin olma tehlikesini atlattığı yaşlardır.
Sizi bunaltan kişileri Tim Burton'a havale edin.
Dünya teknolojisi saatte 240 km. hız yapabilen güvenli! binek otomobiller üretirken, bu otomobillerle ulaşımda kullanılan yollardaki hızı yine güvenlik nedeniyle saatte 140 km. ile sınırlandırırız. Başka şekilde söyleyecek olursak: Otoyollardaki hızı saatte 140 km. ile sınırlandıracaksak, neden 240 km. hız yapabilen binek otosu üretiriz.
"Bu duvara yazı yazmak yasaktır" yazısını, yazı yazılmasını istemediğimiz duvara yazarız.
Çoğunluğun düşündüğü gibi düşenmemek, yanlış düşünmek midir?
İçindeki cevherin varlığından haberin olsun. Sende olanı farket.
Bulunduğunuz yerde esans olarak tiner kullanılıyorsa, sigara yakmamalısınız.
Hayat her zaman dört yol ağzında seçime zorlanmaktır, kendi yolundan gidersen, kazandığın da kaybettiğin de senin olur.
Henüz ana rahmindeyken, dünyaya geldiğinde yaşayacağın acıları ve hayal kırıklıklarını söylecek olsalardı orada kalmayı ve güvende olmayı seçerdin. Eğer, sadece yaşayacağın mutlulukları ve başaracaklarını söyleselerdi, bir an önce doğmak isterdin.
Kendini diğer insanların seni sevdiğinden daha çok sev, kendi üzerinde denediğin bu sevgi diğer insanları da kendinden çok sevmeni sağlayacaktır.
Ara sıra balık tezgâhındaki balıkları seyredin, kitap raflarındaki kitapları inceleyin.
İnsanın en rahat olduğu yaşlar, zengin olma tehlikesini atlattığı yaşlardır.
Sizi bunaltan kişileri Tim Burton'a havale edin.
Dünya teknolojisi saatte 240 km. hız yapabilen güvenli! binek otomobiller üretirken, bu otomobillerle ulaşımda kullanılan yollardaki hızı yine güvenlik nedeniyle saatte 140 km. ile sınırlandırırız. Başka şekilde söyleyecek olursak: Otoyollardaki hızı saatte 140 km. ile sınırlandıracaksak, neden 240 km. hız yapabilen binek otosu üretiriz.
"Bu duvara yazı yazmak yasaktır" yazısını, yazı yazılmasını istemediğimiz duvara yazarız.
53 YIL SONRA
Emmanuella Riva, Hiroshima mon amour (Alain Resnais)1959
Emmanuella Riva, Amour (Michael Haneke) 2012
1959 Yılı Cannes Film Festivalinden geri çevrilen Alain Resnais'in filmi Hiroshima mon amour'dan 53 yıl sonra bu kez Michael Haneke'nin Altın Palmiye kazanan Amour filmiyle Cannes'da yer alan Emmanuella Riva.
26 Mayıs 2012 Cumartesi
GIRO'DA SON DURUM
25 Mayıs 2012 Cuma
RÜYAMDA 25 MAYIS
24 Mayıs 2012 Perşembe
GIRO 2012
Giro 2012'de bitime 4 etap kala, 17nci etabın galibi ve genel klâsman birincisi Katusha'dan Joaquim Rodriguez.
22 Mayıs 2012 Salı
KENDİMDEN ALINTILAR 3
Bir ülkenin cadde ve meydanlarındaki heykel sayısı ile o ülkenin tarihi geçmişi arasında doğrusal bir ilişki vardır.
Tüm kötülüklerin başı mülkiyettir. En kötü insan, bir arazi parçasının etrafını çevirerek, 'burası benimdir' diyen o ilk insandır.
Ruhi Su dinleyin.
Hiç tanımadığınız ve o ana kadar hiç görmediğiniz arkadaşınızı rüyanızda görebilirsiniz.
Mal beyanı verirken, yorulmamanız için fazla mal edinmeyin.
Herkes aynı şeye bakar fakat herkes aynı şeyi göremez.
Unutmak istediği geçmişi olanlar, geleceğinizi bunun üzerine inşa etmek istemiyorsanız o geçmişten kurtulun.
İdeolojileriniz ve dünya görüşünüz istediğiniz düzeni gerçekleştirmenize yetmiyorsa, geçiş sürecinde mutsuz olmamak için düzen içinde ihtiyaçlarınızı karşılayarak geleceğe hazırlanın.
Yolculuk yolla yapılan bir flörttür. Bitiyor olması, sevgiliyle yapılan flörtün bitiyor olmasına benzer. Yolculuğun sonunda varılmak istenen yer, flörtün sonunda evlilik olsa bile.
Saklandığı yerden yayına devam edenler, zamanla parazit yaparlar.
Ülkeler ve caddeler birbirlerine benzerler, onları birbirinden ayıran özellik yer altındaki tarihi ile yer üstündeki sanat eserleridir.
Sürekli düşmemek için, bilgece kafaya gerek vardır.
Hep aynı seslerden sıkılıp bunaldığınız zaman "Tom Waits" dinleyin.
Bencilliğin en takdir edilecek yanı, sevdiğini ve sevdiğinin aşkını üzmemek için kendi canına kıymaktır.
Birdenbire karanlıkla karşılaşmamak için üzerinizdeki örtüyü daha fazla beklemeden kaldırın.
Ağaca çıkıp meyve yemek varken ve bunu yapabiliyorken ve hatta daha eğlenceliyken, insan neden meyvelere uzanmak için arka ayakları üzerine kalkmış, bir türlü yanıt bulamıyorum. Bugün ağaca çıkıp meyve yemek istememiz bundan mıdır acaba?
En sevdiğim paradoks; tüm engelleri yıkan güç ile, hiçbir gücün yıkamadığı engelin karşılaş(ama)masıdır.
Resim: Dali, 'Leda Athomica, 1949'.
19 Mayıs 2012 Cumartesi
KENDİMDEN ALINTILAR 2
Mutluluk, o andan çıkan fotoğraf karesidir.
Her insan en az bir aşk filmi hakkında konuşabilmelidir.
Anne rahminden kurtulduğunuz gün, annenizin sizden kurtulduğu gündür.
Baktığın yerden aradaki engelleri çıkarırsan ona kavuşursun.
İzlediğiniz bir filmde hiçbir karakterle duygusal bağ kuramıyorsanız, o film hakkında nesnel bir değerlendirme yapabilirsiniz.
Yayalar; kırmızı ışık yanıyorsa bile, yol boşsa dikkatli bir şekilde güvenli geçiş yapabilirler.
İnsanlık hayvan ölüsü yemeyi bıraktığı gün uygarlaşacak.
Doğru karar, bugün sizin çok daha iyi konumda olmanızı sağlayacağınızı düşündüğünüz halde geçmişte hayır dediğiniz ve üzerinden yıllar geçse bile kişilik ve yaşam tarzınıza göre yine hayır diyeceğim demek suretiyle almış olduğunuz tercih kararınızdır.
Tülay German'ı ve Fikret Kızılok'u dinleyin, dinletin.
Eski aşklarınız üzerinde fazla durmayın. Oyun biter, perde iner, seyirci çıkar.
Onun yanında başka kadınlardan bahsetmeyin, başka kadınlara iltifat etmeyin.
Daima aydınlık saçan kişileri takip edin, ışığını söndürmeyin.
Uzaktan büyük görünen kişiler, yakınlaştıkça küçülüyorlarsa perspektif bir sorun var demektir.
Süslü cümlelere aldanmayın, ne demek istediğine bakın.
Toplum için yoktur başka değerli şey eğitim ve sağlık gibi, olmazsa eğitim ve sağlık, insan hasta hayvan gibi.
En güzeli, pazar günü, sevdiğinle vazgeçilmez bir tutku olan öğle rakısıdır.
Kinlerinize teleskopla bakmayın. Onları bugüne yaklaştırmayın.
Sürekli batıya gidersek, arkamızda kalan her yer doğu olur ve batıyı yitiririz.
Dünyaya mizahçı gözüyle bakın, daha başka göreceksiniz.
Siyah beyaz çizgilerle bu kadar renkli bir dünya yaratmak sadece çubuklu formanın değil, Turhan Selçuk'un da marifetidir.
Herkes sonsuz aşkını bulsun ve onu sonsuza kadar sevsin.
18 Mayıs 2012 Cuma
17 Mayıs 2012 Perşembe
KENDİMDEN ALINTILAR 1
Önceden belirlenmiş buluşma yerine gelmeyen kadın, buluşma yerinde bekleyen erkek tarafından terk edilmiştir.
Hiç gelmeden pisleyenler olduğu gibi, pisleyip gidenler de oluyor hayatta.
Gördüğüm rüyaları unutmamak için notlar alıp yeniden uyuyorum.
Kendinizi iyi hissetmeniz için günde iki kez "back to black" dopingi uygulayın.
Cumhuriyetimiz yaşlandıkça daha bir ilim irfan sahibi oluyoruz, hiç önem vermediğimiz bildik şeylerin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz meselâ.
Niteliksiz çoğalmak mı, nitelikli nüfus mu?
Gerekli düzenek ve alet edavat olsa, insanı yeniden yapsak.
Bazı şeyleri unutmayı çok isteriz de, unutmanın bellek hastalığı olduğunu ve tedavi gerektirdiğini de unutuveririz bu arada.
Gerçeklik algısı değişkendir.
Boşanmak evliliğin yan etkisidir. Doz aşımına dikkat edin.
Herkesin baktığı yerden gördüklerine göre bakılan yer dünyanın merkezidir.
Islak çiçek aşkın en büyük düşmanıdır.
Dik duran başakda tane kaybı vardır, verimsizdir. Eğilen baş'da kişilik kaybı vardır, onursuzdur.
Trafiğe çözüm olması için; arabanızı gezmeye çıkarmayın.
Yanar döner renkli Milton Fridman'ın lâdes kemiğinden yapılma kös dinlemiş kişiler kurbağa bacağına yüz sürmüş yalancı dolma gibidir.
Erkek egemen toplumda kadın olarak yaşamaktan rahatsız olmayıp bundan gurur duyan kadınlar, zeki kadınlardır.
Tamamen sanallaşmamak için ara sıra klavyeden başka şeylere de dokunun.
SORULAR
Anatomisi dört ayak üzerinde durmaya uygun olarak kodlanmış ve iki ayak üzerinde durmaktan yüzyıllardır kronik bel ağrısı çeken insanlar, tasarımını inkâr eder biçimde arka ayakları üzerine kalkmasaydı(!) yaşam nasıl olurdu?
Bu durumda yaptıklarına çok kızdığımız ve hayvanlara yakıştırdığımız davranışları sonucunda, insanları aşağılamak için kullandığımız "iki ayaklı hayvan" sözünün yerine ne koyardık?
Bu durumda yaptıklarına çok kızdığımız ve hayvanlara yakıştırdığımız davranışları sonucunda, insanları aşağılamak için kullandığımız "iki ayaklı hayvan" sözünün yerine ne koyardık?
16 Mayıs 2012 Çarşamba
SON IŞIK
Üzerimizde şeffaf bir karanlık örtü var,
Hâlâ aydınlıkta olduğumuzu sanmamız bundandır.
Son ışık sönünce bu yanılsama da bitecek
Ve örtü kalktığında üzerimizden, gerçek karanlıkla yüz yüze geleceğiz.
15 Mayıs 2012 Salı
NÂZIM 'YERALTI'NA İNDİ
Geceleyin Bakû
Geceleyin yıldızsız ağır denize kadar
geceleyin zifiri karanlıkta
güneşli buğday tarlasıdır Baku şehri.
Tepedeyim
avuç avuç çarpar yüzüme ışık taneleri
havada rast peşrevi Boğaziçi suları gibi akar.
Tepedeyim
güneşli buğday tarlasıdır Baku şehri.
Tepedeyim
avuç avuç çarpar yüzüme ışık taneleri
havada rast peşrevi Boğaziçi suları gibi akar.
Tepedeyim
uzaklaşır uçsuz bucaksız ayrılıkta
bir sal gibi yüreğim
gider anıların ötesine
yıldızsız ağır denize kadar
zifiri karanlıkta.
RUHİ SU 100 YAŞINDA
Halk müziği yorumcusu, besteci ve şair Ruhi Su, doğumunun 100. yılında bir dizi etkinlikle anılıyor. "Ruhi Su 100" etkinliklerinin belki de en önemlisi; "Ruhisuyüz" sergisi, yarın Tophane-i Amire'de Ruhi Su Dostlar Korosu'nun türküleri ile açılıyor.
Haberin kaynağı: Cumhuriyet, 15 mayıs 2012
14 Mayıs 2012 Pazartesi
CLAUDE BERRİ'NİN "PINARLARIN MANON'U" FİLMİ
12 Mayıs 2012 Cumartesi
11 Mayıs 2012 Cuma
UZAKTAN DÜZELTME
Doğrusu; "bayrağın boyu ile devletin ömrü arasında ters orantı vardır", şeklinde olmalıydı.
Yoksa, bayrağın boyunun uzun olduğunun belirtilmesi ve yine aynı şekilde devletin ömrünün kısa olmasının belirtilmesi halinde, zaten ikisi arasındaki orantının ters olduğu görünüyor .
Şöyle de denebilirdi: "Bayrağın boyu uzarsa, devletin ömrü kısalır".
Ayrıca her ne şekilde denirse densin, yukarıdaki bağıntının ispatlanır yanı yoktur.
Yazmak kolay iş değildir.
Yazmak kolay iş değildir.
10 Mayıs 2012 Perşembe
8 Mayıs 2012 Salı
DEYİŞ 6
NE KADAR AĞIR OLURSA O KADAR İYİ !
Sığ sularda yüzmeye alışık olanlar; suyun kaldırma kuvvetinden yararlanmak için kafanızı kültürel olarak ağırlaştırın, bunu yapmazsanız derin sulara girdiğinizde dibe vurup yükselemez ve sürekli düşüş içinde olursunuz.7 Mayıs 2012 Pazartesi
RÜYAMDA 7 MAYIS
5 Mayıs 2012 Cumartesi
"BİZİM DENİZ"
MARE NOSTRUM
En uzun koşuysa elbet Türkiye'de de Devrim,
O, onun en güzel yüz metresini koştu
En sekmez lüverin namlusundan fırlayarak...
En hızlısıydı hepimizin,
En önce göğüsledi ipi...
Acıyorsam sana anam avradım olsun,
Ama aşk olsun sana çocuk, aşk olsun!
Can YÜCEL
Mare Nostrum: Lâtince, Bizim Deniz.
4 Mayıs 2012 Cuma
GİRO, EVİMİZE GELEN İTALYA
Katılan bisikletçiler ve takımlar açısından kadro Fransa Bisiklet Turu'na göre zayıf olsa da, yine de ikinci büyük bisiklet turu olması ve bisiklet için en güzel mevsimde yapılması izlenmeyi hak ettiriyor. Dünyanın en güzel ülkelerinden birini bisikletle gezmek ve adım adım izlemek için evlerinize gelen bu fırastı kaçırmayın derim.
3 Mayıs 2012 Perşembe
DEYİŞ 5
2 Mayıs 2012 Çarşamba
TRUVALI KADINLAR
(...)Çarpışmalarda, yalnız Troia'lı komutan, Aineias canını kurtarabildi. Aineias, karısını, yaşlı babasını, bir de çocuğunu kaçırmak için evine koştu. Tanrıça Aphrodite, kendisini koruyordu. Evine gidince karısının ölmüş olduğunu gördü Aineias; babasıyla çocuğunu alarak Troia'dan kaçtı.
Aprhodite, Helena' nın ölmemesini sağladı. Kurtulur kurtulmaz kıyıya koştu Helena, orada kocası kendisini karşıladı. "Hiç üzülme," dedi Menelaos, "seni birlikte götüreceğim."
Sabah olduğu zaman, Asya'nın en zengin şehri Troia'nın yerinde yeller esiyordu. Bir avuç kadın kalmıştı geride. Onlar da tutsak olarak Yunanistan'a götürülmelerini bekliyorlardı. İçlerinde en yaşlısı kraliçe Hekabe idi. Priamos'un karısı, yere çökmüş kendi kendine mırıldanıyordu.:
Bütün acılar gelip beni buldu.
Ne kocam kaldı arkada, ne çocuklarım;
Sarayımı yaktılar,
Ülkem yerle bir oldu.
Çevresindeki kadınlar da yaslıydılar:
Biz de acı çekiyoruz senin kadar.
Biz de bundan böyle tutsağız artık.
Çocuklarımız bağırıp sesleniyor:
"Anne yalnız kaldım buralarda," diye
"Karanlık gemilerle götürüyorlar beni,
Seni göremiyorum anne" diye.
Kadınlardan yalnız Andromakhe'nin oğlu sağ kalmıştı. Hektor'un karısıydı Andromakhe. Kendi kendine, "oğlum daha pek küçük; herhalde onu öldürmezler," diye düşünüyordu ki, bir haberci geldi yanına. Konuşurken üzüntülü olduğu belliydi:
Oğlun ölecek birazdan
Surlardan atacaklar onu.
Düşün, tek başınasın,
Tutsaksın, kimsen yok,
Cesur bir kadın gibi davran.
Habercinin dedikleri doğruydu. Kimi kalmıştı ki Andromakhe'nin:
Ağlıyor musun oğlum, ağlama.
Bilmiyorsun, neler bekliyor seni.
Nasıl düşeceksin, her yanın
Nasıl parçalanacak bilmiyorsun.
Öp beni, bir daha öpemezsin.
Yaklaş yanıma biraz, öp anneni,
Seni doğuran, seni seven anneni,
Küçük kollarını dola boynuma,
Öp beni, öp dudaklarımdan beni.
Daha savaşın ne olduğunu bile bilmeyen çocukcağızı alıp, surlardan aşağı attılar. Kadınlar yavaş yavaş yolculuğa hazırlanmaya başladılar:
Troia yok artık, o yüce şehir yok.
Artık alevler kaldı yalnız arkada.
Tozlar yükseliyor,
Toz mu bu duman mı yoksa?
Hoşça kal çocuklarımızın doğduğu ülke,
Hoşça kal koca şehir, yüce Troia.
Şimdi Yunan gemileri bekler kıyıda.
Kaynak: Edith Hamilton, Mitologya.
Çeviren: Ülkü Tamer.
Varlık Yayınları, Ekim 1968
1 Mayıs 2012 Salı
Bellek Muhafazakârdır
Natalie: Ama intikam alsan bile bunu hatırlamayacaksın ki. Hatta o işin bittiğini bile bilmeyeceksin.
Lenny:
Karım bu intikamı hak ediyor. Benim bilip bilmemem bir şeyi
değiştirmez. Hatırlayamadığım şeylerin olması yaptıklarımı anlamsız
kılmaz. Dünya gözlerini kapattığın anda kaybolmuyor, değil mi?..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)