Belçika'dayım, fakat hangi şehrinde olduğumu bilmiyorum. Şehrin bilmediğim bir caddesinde yürüyorum. Kalabalık ve dar kaldırımlı bir cadde, yanımda da Jean Seberg var. Henüz yetişkin yaşlarda, yirmilere ulaşmamış. 'Serseri Aşıklar' film setinden çıkmış gelmiş. Saçları oğlan tıraşlı, kısa mı kısa...Bizden, ülkemizden söz ederken diyorum ki: "Bak, şehirler bu görüntüsüyle hep birbirine benzerler, dar ya da geniş kaldırımlar, motorlu araçlar, karşılıklı yürüyen yayalar vs." Bunu söylerken kendimi bir anda, yanımda Jean Seberg olduğu halde, gençlik yıllarımın geçtiği Bakırköy'ün İstasyon caddesinde buluyorum ve söze şöyle devam ediyorum: "Tıpkı bu caddenin sizin caddenize benzediği gibi" diyorum. Kentleri birbirinden ayıran özelliklerin, o ülkenin (kentin) tarihi, coğrafi konumu, mimarisi, eski eserleri, hangi uygarlıklara kucak açtığıdır derken, güzel İstanbul'a getiriyorum sözü. İstanbul dünyanın merkezi olabilecek konumda, çok eski ve çok tarihi bir şehir, bulunduğu coğrafi konumun güzelliği de tüm uygarlıkların iştahını kabartmış ve elde etmek istemişlerdir o'nu derken, bana dönüp; "siz ülkenizi ve İstanbul'u tekrar elde edebilmek için emperyalistlere karşı büyük ve onurlu bir savaş verdiniz" değil mi? diye soruyor. Ben de, "evet" diyorum ve ekliyorum, "tüm bunları tekrar elde ederken, çok büyük kayıplar verdik, Anadolu'yu tabiri caizse şehit kanıyla suladık, tekrar vermemek için kıymetini bilmeliyiz" diyorum. Bir okul ödevinin olduğunu ve yaptığı bu ödevi bana ithaf etmek isteğini söylüyor. Ben de 'seve seve kabul ederim' dedikten sonra yanından ayrılıyorum ve o tarihlerde oturduğumuz, Yakut Sokak'daki evimize geliyorum. Kapıyı açıp içeri girdiğimde yerde, bir kargo zarfı buluyorum. Zarfın Belçika'dan gönderildiğini ve içinden de "İzmir'in kavakları' cd'sinin çıktığını görüyorum...
3 yorum:
hayırlara vesile olsun derler..
jean seberg ne kadargüzel bir kadındı? ne kadar güzel bir oyucuydu? unutmuşum uzun zamandır.. yazını okuyunca hatırladım..
:) bi rüyaların bir de 5 duyu deneylerin..
Çok şanslısınız. Herkese rüyada bile olsa Jean Seberg'le böyle keyifli bir yolculuk nasip olmaz:)
Bayılırım Jean Seberg'e...
Böyle apansız karşıma çıkması ne hoş...
Yorum Gönder